Saturday, September 6, 2008

ilk yazi


gunlerdir dusunuyorum blog'a nasil bir theme ya da concept uygun olur diye...ve benim gibi bir saati obur saatine uymayan biri icin ortaya karisik birseyler yapayim dedim :) yani o anki mood'a bagli hersey...ama ondan onceeeee, psikoanaliz yapalim ve olayin derinligine inelim oyle degil mi?

olayin derinligine inelim dedik, dusun dusun tam 10 dakika gecti. simdi efendim bu blogumuzu sevgilim de ogrendigi icin oyle abuk subuk yazilara girmeyecegim, yok erkek tavlama yontemleri, yok bilmem kimin kasi gozu falan :) sonra monument'te sallandirir falan ne olur ne olmaz :p hem zaten ben aradigimi bulmusum, bulamayanlara bol sans :)

simdi gelelim bu aradigina bulma olayina. sci-fi filmleri haric genelde pek film ayirmam..hemcinslerim gibi "aayyy romantik biseyler ac da izleyelim, hosur fosur aglayalim, boyle birini bulamadik diye hayiflanalim" modunda degilim..amma velakin (!) su izledigimiz orrmantikk filmlerde niye ille de evlenme hikayeleri birbirine bu kadar benzer? hayir kastettigim fakir erkek-zengin kiz ya da tam tersi gibi bayat filmler degil, demek istedigim hani hep derler ya, onu ilk gordugun an "iste evlenecegim kisi bu!" melul bakislari altinda eriyen kiz/erkek olayindan bahsediyorum...yani oyle bir dayatma olmus ki artik, millet fellik fellik "elektriklenme" hadisesine takmis durumda...herkes ilk goruste eros'un okunu bir taraflarinda hissedip, "aha da buldum O'nu!" cigliklari atmayi bekliyor. simdi kendimizi kandirmayalim, boyle birseyin 10273892393'de 1 oldugunu hatirlayip, boyle bir olasilikta amortinin bize bile vurmayacagini bedbaht kaderimizdeki deneyimlerimizden anlayalim :)...

ama iste o amorti diye bahsettigim olay var ya, iste o benim basima geldi..evet, evet, ben secilmis biriyim :)...nasil oldu hemen anlatalim (askim sen buralari es gecebilirsin, sonra simarirsin falan)..simdiiiii gunlerden 10 subat, ben osuruktan bir cafede oturmusum, arkadaslarla muhabbete dalmisiz falan...birden giriverdi iste o kapidan iceri...bakiyorum kapidan giren sahsa, yani ben diyeyim 10 siz diyin 100 kaplan gucunde atiyor kalbim boyle kut kut diye...Allah'im diyorum, kim bu ya? gozleri, dudaklari, boyu posu bittim yanii :)))) sonra bu oyle masalara falan bakiyor, geldi geldi bizim masanin onunde durdu. yok ruya bu herhalde modundayim ben, hani su Ice Age filminde findigina kavusmus sincap gibiyim, elimden gelse koala gibi yapisicam cocuga. nitekim oyle de oldu :)))))) gorur gormez "ya benim olursun ya topragin" magandaliklarina girmedim tabii, ya da gidip bilumum gelinlik dergisine abonelik yaptirip pembe panjurlu ev hayalleri kurmadim ama hissettim iste...hayatimda sonsuza kadar kalacagini degil ama yuregimde saglam bir iz birakacagini...neyse buralar cok duygusallasmaya basladi :)

o yuzden bu blog'u askima ithaf ediyorum, iste bu da boyle biline!!

PS: ilk yaziyi yazdik, gerisi Allah kerim :)

2 aman eksik kalma:

Üfürükten Prenses said...

hayırlı olsun canımcım..
ama hala blograzziye eklememişsin galiba..
oraya da ekle,herkes haberdar olsun..

Zulapha Kaphali Iku said...

tamamdirrrr :))))